Köşe Yazarı

Dr. Yavuz Han

yavuzhan@gmail.com

SEÇİME DAİR

  • 09-03-2023
  • 14:12:16

             Ne demişti Muhsin Yazıcıoğlu merhum:

           “ - Seçimler kavga aracı olmasın. Sel gider kumu kalır. Bu seçimde gidecek ama siz akraba komşu olarak kalacaksınız. Kimlerin kimlerle mecliste birlikte olduklarını görseniz, o kavga edenlerin nasıl bir arada mutlu olduklarını bilseniz şaşırırsınız”.

           Seçimlere 2 ay bir şey kalmış. Çok hızla geçecek bir zaman dilimi. Azıcık kendimize hâkim olsak hiç kavgasız atlatabileceğimiz bir dönem.

           Deprem oldu. 50 bine yakın insanımız vefat etti. Hala enkaz altından cenazesi bulunamayan insanlarımız var. Ölüsü olan bir süre, kaybı olan uzun süre kahrolurmuş. Evladının, kardeşinin, eşinin, ana-babasının cenazesini toprakla buluşturamayan insanlar var. Ne zor imtihandır bu.

          Evleri barklarını kaybetmiş, işi gücü kalmamış insanlar sıraya girip bir tas çorba içerek ayakta kalmaya çalışıyorlar. Yılların emekleri zayi olmuş, kaybettikleri canlara bile ağlayacak dermanı olmayan insanlar bunlar. Psikolojisi altüst olmuş kadınlar, etrafa şaşkın bakan çocuklar, kudreti elinden alınmış biçare babalar…

          Bu seçim döneminde aşikârdır ki sessiz, abartısız, matem evine uyacak şekilde bir seçim çalışması şart.

          1 lira bile harcama şımarıklığı yapılacak durumda değiliz. Düşününüz ki başka ülkelerden bize yiyecek, gıda, çadır yardımı geliyor ve biz para ile parti bayrağı sallayıp korna çalarak geçit töreni yapıyoruz. Ne kadar onursuz bir hovardalık.

          Milleti kaale almanın zarif, bilimsel, gerçekçi, ayakları yere basan yollarını bulmak zamanıdır. Kim ne diyor, meseleleri nasıl çözecek sessizce kulaklarımıza fısıldanma zamanıdır.

         Bu deprem neden oldu, neden bu kadar kaybımız var, neden binaları yapamıyoruz, gelecekte olmaması için neler yapılmalıdır. Bunları kim bize güzel anlatacak, kim bizim itimadımızı alacak açık açık izah edilsin diliyoruz.

         Ekonomik yükü görünenden daha ağır olduğu aşikâr bu hadiseden nasıl toparlanacağız. Yaralarımızı hangi merhemle sarıp memleketin istikbalini diri tutacağız. Metot ne olacak? Bunları yaparken nelerden tasarruf edip, hangi konularda kim fedakârlıkta bulunacak. Bunları bize berrak şekilde izah etme zamanıdır.

        Yağmadan fırsatçılığa, haksızlıklardan beceriksizliklere, particiliklerden düzeysiz davranışlara kadar yaşadığımız ahlaki erozyonları nasıl düzelteceğiz. Düşünebiliyor musunuz yoğun bakımdaki hastalara 2 gün sonra ulaşılabiliyor ve depremde görevli emniyet amiri yardım malzemelerinden kendisine malzeme aparıyor. Deprem ne ki bu sarsıntıların arasında!

         Elbette gelecek 5 yılda Türkiye nasıl idare edilecek, eğitim, sağlık, savunma, ekonomi ne olacak bunlar için yapılacak seçim önemsiz değil. Elbette siyasi iradelerimizi sandıkta yansıtmak için çaba harcamalı, kendimizi ifade etmeli, siyasilerin kendisini ifade etmesini de dikkatle takip etmeliyiz. Elbette evimize domates alırken gösterdiğimiz hassasiyeti yönetici seçerken de göstermeliyiz. Elbette Coğrafyanın, tarihin, inançlarımızın bize yüklediği sorumluluğun farkında bireyler gibi davranabilmeliyiz. Mesele bunları nasıl yapacağımızda zaten. Bilgece mi yapacağız cahilce mi, Millet gibi mi davranacağız aşiret gibi mi, ferasetli mi olacağız günübirlik yaşayan kafalı gibi mi, erdemlerin peşinde mi olacağız menfaatperest zübükler gibi mi.

        Dem bu demdir. Zaman bu zamandır. İster ilahi bir ikaz deyiniz isterseniz beceriksizliklerin sonucu ama bu hadiseden gerekli dersleri almış gibi davranma zaruretimiz vardır.

       Ufak meselelerin peşinde olmamayı gösterme zamanıdır. Oy veren de oy bekleyen de bu sorumluluğu iliklerine kadar hissetmelidir. Vatandaşız biz. Gücün bizde olduğunu da bilmeliyiz. Ne olursa olsun emanet aldığımız vatanı gelecek nesillere aldığımızdan daha iyi noktada bırakabilmeliyiz. Kültürü ile tarihi ile teknolojisi ile ekonomisi ile aziz milletin mensupları olduğumuzu dünyaya ilan edebilmeliyiz.

       Vesselam…

Diğer Yazarlarımız

MÂSİVÂ

Son Makaleyi Oku

Yazar Yorumları

Yorum Yaz

47339