Köşe Yazarı

Özlem Özcan

oozcan79@gmail.com

BEN DEMİŞTİM

  • 04-04-2023
  • 12:44:46

Bir şehrin yaşam kalitesinin, toplumsal değerlerinin yükselmesi için; öncelikle o şehrin siyasetçilerinin kaliteli olması gerekir. Üstelik iktidarından muhalefetine kadar. Siyaset ne kadar kaliteli olursa; vizyon yüksek, sorumluluk bilinci ve baskısı da o kadar kaliteli olur.

 

Bu sebeple yayın hayatımıza başladığımız günden bu yana bu düşünceyi merkeze alarak hareket ettim. Her hangi bir siyasetçi ya da siyasi yapıyla angaje olmadığım gibi, olsa bunu ikrar edecek kadar yüreğimin olduğu bilinir.

 

İYİ PARTİ

Geçen hafta sonu yapılan bir toplantı, basın buluşmasında kadrajıma takılanları kaleme almam İYİ yöneticileri rahatsız etmiş. Aksine değerlendirmeye almaları, yapılan hataları telafi etme gayretine girmelerine gerekirken, her zaman olduğu gibi “tuhaf” bir savunma biçimi geliştirdiler.

 

  • Neymiş efendim bahse konu şahsın ayağa düşmüş görüntüleri şahsını bağlarmış, özel hayatıymış, bunun üzerine siyaset yapılamazmış. Peki siz bilirsiniz, deyince kavga çıkmazmış. İYİ ailesi o adamla aynı karede ve ortamda olmak sizi rahatsız etmiyor olabilir ama beni ediyor. O zatın olduğu toplantılara beni çağırmayın o vakit.
  • Neymiş efendim Yavuz Beyimiz gazetecilerin yer bulamayıp, iftarını açmaya ramak kala salonu terk ettiğinden, 1 saat sonra haberi olmuş. Kritik ve iddialı bir seçim öncesi Kırıkkale’nin geleceğini ve teşkilatınızı; 300 kişilik toplantıya ve davet ettiği misafirlere hakim olamayan birine mi emanet ettiniz? İyiymiş!
  • Salonun yaş ortalamasına dair yorumum da rahatsız etmiş. Hısım akraba ayağınıza çağırıp üye kaydı yaparsanız daha farklı bir sonuç elde edemezsiniz oysa. Gençlere geldiğiniz gelenek üzere muamele eder, siz çocuksunuz ne anlarsınız siyasetten derseniz gençleri iteler, öteler başka siyasi yapılara kaydırırsınız. Gayri ahlaki ortamları ve olayları görmezden gelirseniz kadınları kaçırır siyasetten soğutursunuz! Bunları bilmek, öngörmek için de siyasi deha olmaya gerek yok üstelik.

 

Bülent Şükrü Altınışık Bey şekeri olamasa, vallahi şeker gibi adam. Ben severim de kendisini yayında da söylediğim gibi. Fakat yazıma O da kızmış. Salonda aday adayı sıfatıyla bulunduğu için yaşananlardan neden O’nu sorumlu tutmuşum. İyi de Bülent Ağabey Yavuz Kuzucu 4.5 yıl senin Merkez İlçe Başkanın değil miydi? Olası bir önseçimde ve Genel Merkeze Milletvekili Adaylığında bastırsın diye İl Başkanı olmasını sağlayan ben miyim? Bazı şeylerin benden daha fazla farkında olduğuna, üzüldüğüne ve pişman olduğuna da adım kadar eminim üstelik!

 

Gelelim FETÖ’cülerin zamanında önünü geçmediği ( Kendisine FETÖ’cüdür demiyorum, FETÖ’cüler acayip severdi diyorum), bir dönem milletvekilliği yapmış ve yaşının kemale ermiş olması sebebiyle kendisine gösterilen zoraki saygıyı “ teveccüh” zannederek seçimden seçime podyuma çıkan,

Ankara’da aday tanıtımı varken olmaması gereken bir toplantıda bulunarak, sürekli Kırıkkale’ye yeşillenen ve umduğunu asla bulmayan Kemal Albayrak Bey’e;  abi senin bu şehirle zorun ne? Biz siyasi mevtaları istemiyoruz farkında değil misin? Bu şehir yeniliği, yeni kanı hak etmiyor mu? Her seçimde yenilen güreşçi güreşe doymaz misali karşımıza çıkıp durmanızdan usandık ya hu! Karşılığınız olmadığını, anketlerde dahi çıkmadığınızı illa yüzünüze dümdük söylemek mi lazım? Biz bilmiyor muyuz sosyal medyadan işin gücün yok gibi sabahtan akşama salladığın iktidar azıcık kapı aralasa koşarak gideceğini? Biz bilmiyor muyuz derdinizin Kırıkkale değil,  şahsi ikbaliniz olduğunu?

İYİ'lerin de iyileri var tabiki. Zümrüt Savaş, Orhan Kılıç, biraz toy enerjilerde olsa da Adnan Duman, ilerleyen yaşına rağmen Cemalettin Akdoğan, Taha Emre Şalış kuruculardan, Kemal Bulut son dakika aday adayı olup akılları karıştıran; Milletvekilliği listesinde hakkıyla yer alabilecek isimler.  (ismini tanıtılamadığı için hatırlayamadıklarım kusura bakmasın)

AK PARTİ

Akparti’de Saygılı’nın aday olacağına aylarca kesin gözüyle bakıldı. Haklı olarak mevcut yönetim Can’dan sonra kendi ekibinden birisi ile çalışmak isteyecekti. Genel politikalar ve yerelde yirmi yıldır yaşananlardan sonra eriye eriye minnacık kalan bir Akparti var. Hoş erimiş hali bile Kırıkkale’de 1 milletvekili çıkarmaya yetiyor ama Keskin dengesi ve teşkilatlarda düşen motivasyonun sağlanması için rüzgar yaratacak bir isim lazımdı. Aranan kan Ergün Tekin sayesinde bulundu. Ben Ergün Tekin ve Keskin kontenjanından Abdullah Öztürk’ün listede olacağına kesin gözle bakıyorum açıkçası. Öztürk Milletvekilliği yaptığı dönemde ne artı yazdı, ne eksi. Ne kötü diyebiliriz ne de çok iyi işler yaptı. Kısacası sorunsuz bir isim doğrusu. Peki bu ikili ne yapabilir derseniz, düzenli bir koordinasyon sağlanırsa Akparti’nin 2 vekil çıkarması sürpriz olmaz.

Halil Öztürk’ün izlediği nobran siyaset sebebiyle haklı olarak karşısında olan ülkücü seçmeni Tekin Akparti’ye kaydırabilir. Hatta geçen seferki liste rezaleti kaynaklı MHP’ye kayan oyları da çekebilir.

Çaykara konusunda Can bastırıyordur. Sordum kendisine 1. Sıradayım diyor. Olabilir mi? Olur valla Akparti’de her şey mümkün. Olur da sonuç ne olur ona bakmak lazım. 1 Vekil çıkar o da inanın ite kaka.

 

MHP

Birkaç satır evvel bahsettiğim gibi Öztürk’ün kıra döke geçirdiği 5 yıl elbette ciddi küskünlüklere sebep oldu. Bunu hem aday adaylığı başvuru durumundan, hem de sahadan gelen geri bildirimlerden net bir şekilde okuyoruz. Üstelik teşkilatta da garip bir bölünmüşlük var. İl Başkanı Abalı güler yüzü ve gayretiyle toparlayıcı olmaya çalışsa da Çalı’nın sürekli kendinden rol çaldığı, Akbulut’un sürekli sınır zorladığı da gün gibi ortada. Bunları aylarca önce öngördüğümde bana gönül koymuştu. Ama zaman beni haklı çıkardı. Alllah Abalı’ya yardım etsin açıkçası, işi çok zor çünkü. Olası vekil kaybında ki, ben MHP’nin bu dönem maalesef vekil çıkaracak oyu toplayamayacağını düşünüyorum, kendisinin de bedel ödeyeceğini unutmamalı. Genç ve kaliteli bir isim. Uzun vadede Kırıkkale siyasetinde olmasını canı gönülden isterim çünkü.

 

Bütün bunların gölgesinde 10 Nisan günü ak koyun kara koyun seçilir zannımca. Önümüzdeki puslar dağılınca olası seçimi ve sonucunu okumak bizler için daha kolay olur. Tek derdim var bütün partilerde kaliteli isimlerin listede yer bulması. Tekrar ediyorum; siyaseten kalitenin artması, şehrin kalitesini artırdığı gibi, büyümesini sağlar.

Diğer Yazarlarımız

KONGRENİN KAYBEDENİ AHMET ÖNAL

Son Makaleyi Oku

Yazar Yorumları

Yorum Yaz

62898