Köşe Yazarı

Özlem Özcan

oozcan79@gmail.com

ENKAZ

  • 27-01-2023
  • 11:14:47

21 yıllık bir iktidar…

20 yıl milletvekilliği yapmış bir isim…

AK Parti’nin ağır topu, kurucusu, Devlet Adamı…

Sayın Cumhurbaşkanının yolda trenden inen/düşen yol arkadaşı…

Geriye kalan ise Kırıkkale’de kaldırılması zor bir enkaz!

Anladığınız üzere Kırıkkale Ak Parti teşkilatı ve seçim öncesi kulislerde yaşananlardan bahsediyorum.

Bir siyasi hareket düşünün ki, sadece Türkiye’de değil dünyada teşkilatlanma ve üye bakımından önemli yere sahip ve tarihe not düşmüş olmasına rağmen önümüzdeki seçimler için Kırıkkale'de “partide adam mı kaldı ki aday olsun” söylemlerine mazhar olsun.

Bir teşkilat düşününki, yetişenlerin önü kesildiği, azıcık yıldızı parlayanların ayağı kaydırıldığı, sivrilenler “yukarıya” yanlış aktarıldığı için Kırıkkale’yi konsolide edecek, önümüzdeki kritik seçimde toparlayacak “aday” kalmasın.  Hal böyle olunca Mehmet Saygılı adaylığı konusunda rahat çalışıyor. Dişe dokunur, elle tutulur rakibi yok zira. Bana göre olması mümkün değil ama etrafta güçlü bir aday adayının olmaması, Ramazan Can’ın ki daha önce söylemiştim üç dönem kuralına takılması ve zaten Kırıkkale’de yıpranmış olması sebebiyle Ankara hayali kurması Saygılı açısından oldukça önemli bir avantaj.

Dezavantajlarına gelince; pek çok şehir efsanesi ve gerçek dışı olay kapalı kapılar ardında dönse de yine dönüp dolaşıp geldiğimiz nokta “iletişim sorunu” olarak dikiliyor karşımıza. Bir siyasetçi düşününki iki dönem Belediye Başkanlığı, daha öncesinde İl Genel Meclisi ve MÜSİAD Başkanlığı yapmış olmasına rağmen Ankara’da bürokrasiye özel olarak tertiplediği düğünde bile, pistte dımdızlak eli boş kalsın. Geleni gideni uğurlamaktan yorulması gerekirken, kendi özel kalemi ve basın müdürünün anlattığı üzere “sen ben bizim oğlan” olarak çok eğlensinler! Oysa düğün ve cenaze sizin kişisel itibarınız, hatta siyasiyseniz kendi partinizde ve halktaki karşılığınızın aynasıdır.

Ama Saygılı nefsine yenilerek o aynaya bakmadı bile, hala da bakmıyor olmalı ki sırf kişisel ikbali için Milletvekili olmak isteyerek Kırıkkale’ye bir kez daha haksızlık ediyor kanımca. Nedenine gelince, Kırıkkale’ye belki yeni bir nefes getirecek olan isimler de sırf kendi köylüsü ya da aynı ekibin parçası olduğu için kenara çekiliyor. Ergül Tekin ve Mürsel Akçay gibi isimler mesela. Bunlar bilinenler, bir de bilinmeyenler, kalbinden geçirenler de vardır üstelik.

Milletvekilliğinin şehir ile bürokrasi arasında iletişim koordinatörlüğü, rica makamı olduğunu düşünürsek, Belediye Başkanlığında dahi halkın arasında görmediğimiz birine nasıl ulaşacak bu şehrin insanı?

Anlayan var mı?

Varsa beri gelsin bizahmet!

Ramazan Can en azından telefonları açıyordu, Saygılı emin olun o telefonları da açmayacak!

Mevcut ekibin ve isimlerin dışında gündeme gelen daha doğrusu ortada 1. Sıra adayım diye gezen isimlere bakınca Ak Parti’nin bunca yıl “adam yetiştirmediğini” bir kez daha anlıyoruz. Nuh Dağdelen mesela. İki dönem İl Başkanlığı yapmış, ikisinde de başarısız bulunup görevden alınmış ama beyimiz Milletvekili olacakmış. Oldu peki deyip geçtiğim isimlerden.

Bir başka oldu peki isim ise Turgut Özdem!

Saygılı ve Can ile görüşmüş. O da Milletvekili Adayı olacakmış. 2300 nüfuslu ilçede karşısında rakip olmadığı için rekor oy alınca uçan balondan insanları seyreden, kibrin heykeli niyetine Delice meydanına dikebileceğimiz bir isim. Derz dolgusu olarak seçilemeyeceği sıradan listeye dahil olabilir mi, belki. Niyeti zaten Delice’den tekrar seçilemeyeceğini bildiği için, adaylık vasfını kullanarak yukarı tırmanmak. Merdivenin ipi kopmuş elinde, nereye tırmanacaksa.

Murat Çaykara’da aday adayı. Can giderayak Kırıkkale’ye varis bırakma peşinde.  Listeye girer mi bilmem ama seçilemeyeceğinden eminim. Üstelik bütün bu ince ince işlerin arasında “takım” oyunu da bozulalı çok oldu. Ramazan Can’ın olduğu yerde ekip ve teşkilat olmak mümkün değildir zira.

Tüm bu yaşananların ışığında Millet İttifakındaki belirsizlik, Ak Parti’deki kısır döngü şehirde siyasi okumaları da, öngörüleri de etkiliyor elbette. Bakalım bizi neler bekliyor, hep birlikte göreceğiz ilerleyen günlerde .

Bu süreçte emin olduğum tek şey ise; Beşir Atalay Kırıkkalelinin vebalini ödeyemez. Bu enkazın sebebi kendisidir çünkü!

Diğer Yazarlarımız

KONGRENİN KAYBEDENİ AHMET ÖNAL

Son Makaleyi Oku

Yazar Yorumları

Yorum Yaz

82084