Çok şükür kazasız belasız bir seçim atmosferinin daha sonuna geldik. Özellikle ben bu seçimde güvenlik ve olası gerginlikler noktasında tedirgindim. Zira daha önceki yayınlarda ve yazılarda belirttiğim üzere ülkücü kitle üçe bölünmüştü. Yersiz bir gerginlik kardeş kavgasına dönüşebilir bu da telafisi zor bir sürece itebilirdi. Korktuğum başıma gelmedi, iyi ki de gelmedi. Bütün seçilenleri ve demokratik tutumlarından dolayı bütün siyasi partileri tebrik ederim.
“Bir seçimin kazananı olmak ile siyasetin kazananı olmak aynı şey değildir”
Nitekim bu seçim şahit olduklarımız, duyumlarımız ve önümüze gelen verilerde bu sözün doğruluğunu tesciller nitelikte. Bütün dengelerin ters düz olduğu bir atmosferde dün gece sandık sandık, köy köy aldığım sonuçlar ortaya koydu ki; ihtiras savaşları CHP hariç herkese kaybettirdi. 14 Mayıs Genel Seçimlerinin ve son dönem Kırıkkale siyasetinin şeksiz şüphesiz kazananı Ahmet Önal ve Onur Yüksel Bozdağ’dır.
AK PARTİ
AKP’lileri kaybederken, Ülkücülerin ve Kırşehirli CHP’lilerin büyük bölümünün tercihi oldu. Ak Partinin bu denli oy kaybında teşkilatın iş bilmezliği, kadın kollarının pasifliği ve gençlik kollarının tabeladan ibaret oluşu önemli rol oynadı. Üzerine belediyenin yıpranmışlığı ve belediye başkanımızın gönül siyasetini bize çok görmesini ekleyince bu şaşkınlık veren tablo aslında kaçınılmazdı.
MHP
Ülkücülerin oyunu kaybederken, Ak Parti’nin ihtiras meleklerinden ciddi oranda oy aldı. Belediye başkanlıklarının kendinde olduğu Yahşihan İlçesi ve Hacılar beldesi ve merkezdeki ciddi kayıp ile Keskin, Delice, Çerikli’deki artan oy Zühtü Aksal gibi bir ismin köyünde MHP’nin sandık kapatması da bunun delili sanki.
MHP milletvekilini TBMM’ye yollarken bana göre bu seçimin siyaseten kazanan ismi Melike Boran’dı. Her mahalleyi 3 kez eledi, her köyü 5 kez beledi misali etrafındaki kadınlarla birlikte takdire şayan bir performans sergiledi. Tebrikler Melike Boran bir kadın olarak seninle gurur duyuyorum. Davan için nefsini bile çiğnediğine kimse değilse ben şahidim. Yolun bahtın açık, başarıların daim olsun.
Gözüme çarpan başka bir detay da sendikalar ve sivil toplum kuruluşlarıydı. MHP’nin 2 sendika Başkanı Buluç ve Karabacak ki, Yücel bey seçim koordinasyonun da başındaydı; üyelerini konsolide ederek seçime firesiz belki de daha fazla katkı sundular. Ama AK Parti’nin ve iktidar olmanın; etinden sütünden ve gücünden en fazla faydalanan Yasin Pekuz ve Recep Akdoğan için aynı şeyi söylemek mümkün değildi.
İYİ PARTİ
Aslında yazacak söyleyecek çok şey yok. Hezimet nedirin resmi sanki, aldığı sandık sonuçları. Bir önceki seçim döneminde 7 aylık partiyken aynı aday ile aldığı oyu bile alamadı ki aylar önce söylemiştim tek tek nedenlerini. Seçim en ağır kaybedeni İYİ parti belki ama Orhan Kılıç’ı Kırıkkale siyasetinin kazandığını, Kılıç’ın da siyaseten kazandığını düşünüyorum.
Elbette bir de siyaseten kaybedenler var. Bu seçimden sonra adını artık duymayacağımız, duysak da umursamayacağımız isimlerin sayısı da az değil kanımca. Özellikle Ak Parti ve İYİ parti teşkilatları tamamen yenilenecektir diye bir kehanet de bulunayım mesela. Önümüzde mahalli seçimler var zira.
Son bir yıldır Genel Seçimler üzere yaptığım analizlerin ve beyan ettiğim öngörülerin hiçbiri Öztürk’ün seçilmesi dışında sekmedi. Öyle ya da böyle, seçilse de benim kendisine dair kanaatlerim değişmedi ve değişmeyecek. Herkes ile kavgalı olan bir Milletvekilinin Kırıkkale’de verimli olamayacağını biliyorum. Kırıkkale’nin iradesine saygı duymakla birlikte kendisini uzaktan izlemeye devam edeceğim elbette.
Seçilenleri tekrar tebrik eder, kazanan ve kazandığımız yeni yüzlere de başarılar dilerim!
MÂSİVÂ
Son Makaleyi Oku