Köşe Yazarı

Özlem Özcan

oozcan79@gmail.com

Ülkücülerin Ağır İmtihanı: Halil Öztürk!

  • 11-05-2023
  • 15:51:24

Seçim sathına yaklaştıkça havadaki pus da dağılmaya başladı. Benim için bu seçimin en kıvanç veren yanı Ülkücü kimlikleriyle bilinen isimlerin CHP de dahil listelerde yer bulmuş olmasıydı. Özellikle 15 Temmuz 2016 tarihiyle birlikte Ak Parti de dahil bütün siyasi akımların DEVLET ile tanışmış olması ve Ülkücülerin devlet için ne anlama geldiğini kavraması oldukça anlamlıydı.

Hayatını bu Ülkü üzere idame ettirmeye çalışmış, bu davanın ferdi olmanın kıvancını her daim yaşamış biri olarak; aynı bilincin Kırıkkale’de tersine işlemiş olmasının ben de yarattığı hayal kırıklığı hepinizin malumu. Ama bugüne kadar bilinmeyen gerçek ise benim gibi hayal kırıklığı yaşayan ve inandığı doğrular ömrünü vakfettiği ülküsü ile Halil Öztürk çıkmazında sıkışıp kalanların azımsanamayacak kadar çok olması.

 

Peki neden mi?

Bir MHP Milletvekili düşünün ki; şehit cenazelerine gelmesin ama taziye evlerinde “devletten şehitlerin alacağını” tahsil için avukatlık kartı dağıtsın!

Bir MHP Milletvekili düşünün ki; bütün ülkücülerin kırmızı çizgisi olan Devlete hadsizce kafa tutup, “valiye talimat verdim” manşeti attırıp kendini devletin üzerinde sansın!

Bir MHP Milletvekili düşünün ki; şehre abilik yapacağı yerde teşkilatı kendi nefsi üzere yerle yeksan ederken “bir ıslık çalarım” gelirler diyerek Bozkurtlara, Asenalara kapısındaki it muamelesi yapsın.

Bir MHP Milletvekili düşünün ki; Ak Parti’nin artıklarını teşkilata doldurup, ülküdaşlarımızı usulüne aykırı teşkilattan uzaklaştırırken meydanda davul çaldırsın.

Bir MHP Milletvekili düşünün ki; kendi eliyle kurduğu teşkilat kapalı kapılar arkasında sürekli mavi boncuk dağıtmasına sebep bugün üçe beşe ayrılsın.

Bir MHP Milletvekili düşünün ki; garibanın yanan evini yeniden yaptırıp sözüm ona işlediği hayra, Kendi adını tabela yaptırıp çaktırsın!

Bir MHP Milletvekili düşünün ki; kendi ilçesinde bir kadına yapılan hareketi Ülkücülerin yumruğunu  kullanarak kapatmaya çalışsın!

 

Elbette Ülkücüler lidere karşı gelecek, inandığı davaya ihanet edecek değiller. Cumhurbaşkanı adayları belli, kararları ve sloganları net. Lakin davalarına olan saygıları, memlekete olan kaygıları sebebiyle Halil Öztürk’e oy vermeyecekleri de gün gibi ortada. Çünkü Ülkücü Hareketin Kırıkkale’de olması gereken yerde olmadığını, kan kaybettiğini herkes biliyor. Kaybedecekleri bir 5 yılları daha olmadığını bildikleri gibi. Ülkücü hareketin Kırıkkale’de bulunan önde gelenlerini sahada göremiyoruz. Ya da ittifakın diğer ortağı Ak Parti seçim bürosunda  görüyoruz. Bu da Halil Öztürk’ü telaşlandırmış olsa gerek. Öyle olmasa bugün Ak Parti’de haklarındaki şaibeler sebebiyle yer bulamamış, siyaset artıklarından medet umulur muydu?

 

Saygılı istifa etmedi, bana da Mustafa Kaplan yüzünden gün doğmadı diye ekibini satan Çakır Yıldırım’a ne vadettiniz? Yarın sizi satmayacak mı!

22 yıldır Ak Parti’de her yere aday adayı olmuş ama yer bulamamış Harun Ulusoy mu Belediye Başkan Adayınız?

Yoksa Ak Parti’nin bugüne kadar ziraat odası da dahil etinden sütünden faydalanan ama artık yeter denilince kazan kaldıran Adem Gökdere’ye kendi meclis üyeleriniz dururken İl Genel Meclisi Başkanlığına mı atadınız(!)?

Keskin’de Ülkücülüğünü alemi cihanın kabul ettiği Zafer’i bozuk para gibi harcayıp yerini yetmişlik Dede ile doldurabileceğinizi mi sandınız?

Nuh’un kayığına binerken, o kayığın afetzedelerine halktaki karşılığını bari sorsaydınız.

Şampiyonum diye ortada salınan Turgut, nobranlık yaptığında siz de anlayacaksınız!

Oysa saydığım tüm bu siyasi mevtaların yerine; davasına sadık, teşkilatın ne demek olduğunu bilen 5 Ülkücü yeterdi size. Sizden makam mevki mavi boncuk beklemezlerdi üstelik. Ortada teşkilat olmayınca, etrafında dolanan iki dalkavukla da siyaset değil hata yapılıyor işte böyle.

Teşkilata ülkücüleri sığdırmaz, ihaleci tayfa ve siyasetin artıklarını doldururken aylar geçmez, yıllar bitmez mi sandınız? Davası uğruna joplananları, hapis yatanları, bir çay bir simit ile akşama kadar davasına kol kanat olanları sorarım size kaç paraya sattınız? Kaç paraya sattınız da beyler seçim vakti aday adayı bulamadınız? Hangi akla hizmet, hangi siyasi deha ile CHP bile Ülkücü aday ile sahaya inerken, siz Ülkücüleri yok saydınız!

Öztürk’ün iddia ettiği üzere bitirdiği işlere gelince, kimlerin Lider ve Sayın Cumhurbaşkanı arasındaki hukuk hatırına bu talepleri yerine getirdiğini de fark etmenizi isterim. Eğer çocuklarınıza referans olmak suretiyle Devlet kapısı açıldıysa, tayin atamalar istediğiniz gibi yapıldıysa Lider’in sayesindedir. Öztürk’ün Ak partinin muktedir olduğu bürokraside her hangi bir hükmü yoktur. Bakmayın sizleri her gördüğünde bunlara karşılık diyet istediğine.

İlk defa teşkilat içi meseleler bu kadar ortaya saçıldı. Oysa bu harekette kol kırılır her şey teşkilat içinde kalırdı.  Bütün bu yazdıklarımın ışığında gelinen tek bir gerçek, ortaya çıkan tek bir tablo olacak zannımca. Liderin sözünü yere düşürmeden, Cumhur ittifakını devletin bekası uğruna bu seçimden zaferle çıkarırken, Kırıkkale’de teşkilatın içini  boşaltarak, babasının çiftliği sananlar da günün sonunda hak ettiğini bulacak Çukur’a Başbuğ olayım derken, çukura uğrayamayacak

Diğer Yazarlarımız

KONGRENİN KAYBEDENİ AHMET ÖNAL

Son Makaleyi Oku

Yazar Yorumları

Yorum Yaz

21909